12 Nisan 2010 Pazartesi

bir düğün hikayesi 2


halil e kız istemek için yola çıkmıştık en son. kararlı bir şekilde ilerliyorduk merso ile. halil "bi oyun havası açta neşemiz yerine gelsin" dedi. başkentli hoze den "yakalarsam tık tık" parçasını açtım ve neşe içerisinde yolculuğumuza devam ettik. derken halil in telefonu çaldı. priapos anahtarlıklarını çaldıran arkadaşıydı, "abi anahtarlıkları buldum, hepsini sattım. gelin parayı alın" diyordu. adeta neşe yumakları örülüyordu etrafımıza. "ehoehoehoe" diye gülerek parayı daha sonra gelip alıcamızı söyledik. yolculuk devam ederken halil "geliyorum kınalı kuzum" dedi. "çok acayip mutluluklar lan bunlar" diye düşündüm. çok güzel kızın evine yaklaştığımızda halil "ağa şurdan çikolata çiçek felan alalım lan" dedi. "alalım ama çiçek pilastik olsun ağa daha artistik olur" dedim. gittik ucuz çikolata ve yapma çiçek aldık. en sonunda çok güzel kızın kapısına dayandık. kapıyı çok güzel kızın abisi olduğunu düşündüğümüz irice bir insan evladı açtı. "iyi akşamlar abi hayırlı bir iş geldik biz" dedim. "büyrün" dedi. halil e baktım ne durumda diye. oldukça heycanlıydı. içeri girdik ve muhabbete başladık. ben çok güzel kızın babası ile muhabbet ederken halil, çok güzel kıza bakıyor arada bir aceleci gözlerle beni kesiyordu. konuya girmemim zamanının geldiğini anladım ve "allah ın emri" diye cümleme başladım. cümleyi bitirdiğim de ise ç.g.k ın babası "yavrum, siz neyin peşindesiniz allasen ya" dedi. ve sürdürdü, "daha yaşınız kaç len sizin gidin burdan, şuna bak bi de takım elbise giymişler hey allahım yaa" dedi. çok gücümüze gitmişti. evden çıktık. halil "kaçırcam lan" dedi. "kaçır lan valla" dedim.halil, ç.g.k a mesaj attı. "gece kaçırcam seni hazırlan" diye. arabaya gittik ve geceyi bekledik. saat 00.00 da ç.g.k ın camına yanaştık. halil, cama taş attı. ç.g.k çıktı ve "halil, saçmalama ne evlenmesi ne kaçması ya, neyin gazına geldin. git hadi uyuycam ben yarın okulda görüşürüz" dedi ve camı kapattı. baktım, halil epey üzülmüştü. "gel lan seni monaco ya götürüyüm" dedim. "ne monaco su ağa kafayımı yedin zati yaralıyım" dedi. "ülke olan değil lan pavyon olanına" dedim. "tsehehe" dedi. ve pavyona gittik.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder